Labirent: Ölümcül Kaçış

          Macera dolu, çok beğeneceğiniz ve asla okumayı bırakmak istemeyeceğiniz bir kitap arıyorsanız bu kitap tam da size göre.

    James Dashner ’ ın  muhteşem bir kurguyla yazdığı bu kitap yazarımızın ilk yükseliş kitabı. Bundan önce iki seri halinde sekiz kitap yazmış olmasına rağmen hiçbirinde istediği satışa ulaşamıyor.2009 yılında yazmaya başladığı ve Amerika’ da basılan "Labirent"  serisinin ilk kitabı olan "Ölümcül Kaçış" kitabıyla hem kendi ülkesinde hem de dünyada en çok okunan yazarların başında geliyor. Dört kitaptan oluşan bu serinin beşinci kitabı olan "Virüs kodu" bu yıl yayınlandı.

    Bu serinin ilk iki kitabı film haline çevrildi ve üçüncü kitabı olan " Son İsyan"  filmi 2018 yılında vizyona girecek.Bence kitabı okumadan filmi izlemeyin. Çünkü birçok kitabın da bu şekilde filme çevrilmiş hali var fakat kitaptaki olayları yansıtmadığı için sizi kitaptan soğutabilir.  Bu filmde böyle bir şey olacağını pek sanmasam da filmi izlemeniz kitabı okurken hissettiğiniz heyecanı azaltabilir ve bu da pek hoş olmaz.

        Bazı kitaplar vardır 200-300 sayfalık ama olay yarısından sonra başlar.  Bu kitabın en sevdiğim özelliği de böyle bir şey olmaması.  Kitabı elinize aldığınız andan itibaren her sayfasında bir olay var.

    Peki Kitap Neden Bahsediyor?

          Bu kitap Thomas adında bir çocuğun hafızasını kaybetmesi ve uyandığında bir asansörün içinde kendini "Kayran" adında korkunç bir yerde bulmasıyla başlıyor. Bu yer bir labirentin içinde ve labirentte de "Izdırap Verenler"  adında canavarlar yaşıyor. Buraya ayda bir kez bir çocuk gönderiliyor ve her çocuk buraya gelirken hafızasını kaybediyor. Bu çocuklar labirentteki düzene alışmış ve herkesin belirli bir görevi var. Bunlardan en zoru da koşucu olmak. Çünkü koşucular her gün labirente gidip canavarlarla savaşıyor ve labirentin haritasını çiziyorlar. Aslında labirentin haritasını çizmek çok kolay ama labirentin kapıları akşam olunca kapanıyor ve canavarların sayısı artıyor. Ayrıca labirentin duvarları da hareket ediyor. Her gün labirentin haritasını çizip çıkış yolu arıyorlar. İki yıl uğraşmalarına rağmen hiçbir şey bulamıyorlar ta ki Thomas gelene kadar. Thomas 'ın gelmesinden birkaç gün sonra labirentte ilk kez olan olaylar yaşanıyor. Örneğin bir ay olmamasına rağmen labirente bir kız geliyor ve  bundan sonra labirentin  düzeni bozuluyor.İki yıldır her gün aynı saatte kapınan kapılar bundan sonra hiç kapanmıyor ve Izdırap Verenler her akşam bir çocuğu alıyorlar.Bu ve bunun gibi birçok olay yaşanıyor.

      Kitap hakkında daha fazla bilgi vermek isterdim fakat anlatırsam kitabı okumanızın bir anlamı kalmaz. Kitabı en iyi şekilde anlatan kitapta geçen şu cümleler olacak: "Bunun sevgiyle, nefretle, aşkla ya da arkadaşlıkla ilgisi yok. Tek derdimiz hayatta kalmak."

      Emin olabilirsiniz ki kitabı okuduğunuza hiç pişman olmayacaksınız. Serinin diğer kitaplarıyla ilgili düşüncelerimi okudukça sizlerle paylaşırım.

     Keyifli okumalar dilerim

  

Google Plus'da Paylaş

Yazar Adsız

Yazar hakkında bilgi yazılacak.